Erdoğan'dan Hodri Meydan: Buyurun İndirin O Diktatörü!

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenlenen "Kadın ve Demokrasi Buluşması"nda konuştu.
Erdoğan'dan Hodri Meydan: Buyurun İndirin O Diktatörü!  

 
Başbakan Erdoğan, İstanbul'da "Kadın ve Demokrasi" etkinliğinde konuştu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözlerine yönelik konuşan Erdoğan, "Ben diktatör olacağım siz bana böyle hakaret edeceksiniz ha, mümkün mü?" dedi. "Diktatörün olduğu yerde böyle saldırabilir misin, böyle hakaret edebilir misin? Kaçacak deli atarsın, delik" diyen Erdoğan, "22 gün sonra seçim var. Buyrun seçimde devirin o diktatörü" dedi.

"MEN SABERA ZAFERA"

Başbakan Erdoğan "Kadın ve Demokrasi" etkinliğinde yaptığı konuşmada tüm mazlum ve emekçi kadınları selamladığını belirtti. Erdoğan, ailesine de anlamlı bir mesaj gönderdi.

Konuşmasında tüm mazlum ve emekçi kadınları selamlayan Erdoğan, kendi eşine ve kızlarına da mesaj gönderdi. Çok zor günlerin yaşandığını ve eşi ile çocuklarının kendisini uzun zaman göremediği zamanların olduğunu belirten Erdoğan, ailesinin bu konuda hep sabırlı olduğunu ifade etti. Başbakan Erdoğan, ailesine "Men sabera zafera" (Sabreden zafere ulaşır) dediğini belirtti.

Erdoğan, "Dünyanın tüm emekçi, mazlum ve mağdur kadınlarını yürekten selamlıyorum" dedi. 8 Mart'ın tüm mazlum ve emekçi kadınlarına hayırlı olmasını dinleyen Erdoğan, "Bütün şehit annelerinin mekanı cennet olsun, Allah hepsinden razı olsun" ifadesini kullandı.

"ŞİDDETİ KABUL ETMEK ASLA MÜMKÜN DEĞİL"

Başbakan Erdoğan, “Kadına şiddeti kabul etmek asla mümkün değil. Onun için sıfır tolerans dedik” diye konuştu.

Erdoğan annelerle ilgili ise şunları söyledi: "Annelere olan sevgim çok çok fazla, aşırı. Kadına olan saygım birinci derecede oradan geliyor. Çünkü annenin acısı başka, o katlanılır gibi değil. Bırakın elini öpmeyi, onun ayaklarının altı öpülür diyorum. Bizim dinimizde cennet annelerin ayakları altında, babaların değil. Cennetin kendisi de orada, kokusu da orada. Kadına şiddet... Böyle bir şeyi kabul etmek asla mümkün değil. Onun için sıfır tolerans dedik."



"509 BİN 516 KİŞİNİN TELEFONLARI DİNLENDİ"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, son 2 yıl içinde Türkiye'de 509 bin 516 kişinin telefonları dinlendiğini ifade ederek, "Bunların ne kadarının hukuki dinlendiği, ne kadarının keyfi dinlendiği bilinmiyor. İşte bu paraleller, bu hainler kayıtları sildikleri için izleri yok. İzleri yok ettikleri için de skandalın boyutları şimdilik tam bilinmiyor. Artık bu kayıtları dinleyenlerin dönemi 30 Mart akşamı farklı bir şekilde inşallah sona erecek" dedi.

"BUNA ASLA GÖZ YUMMAYIZ"

Hiç kimsenin bu vatan toprakları üzerinde ameliyat yapmasına müsaade etmeyeceklerini vurgulayan Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Kardeşlerim ne kasetler, ne montajlar, ne iftiralar hiç birisi bu ülkenin birliğini, dirliğini bozamaz, buna asla göz yummayız. Dikkatinizi çekiyorum, son 2 yıl içinde Türkiye'de 509 bin 516 kişinin telefonları dinlenmiş. Düşünebiliyor musunuz? Bunların ne kadarının hukuki dinlendiği, ne kadarının keyfi dinlendiği bilinmiyor. İşte bu paraleller, bu hainler kayıtları sildikleri için izleri yok. İzleri yok ettikleri için de skandalın boyutları şimdilik tam bilinmiyor. Düşünebiliyor musunuz? Belki de sizlerin de telefonları dinlendi. Eşinizle çocuklarınızla annenizle babanızla kardeşlerinizle dostlarınızla yaptığınız görüşmeleriniz de dinlenmiş o olabilir. Fakat peşindeyiz, kovalıyoruz, milletvekillerini, bakanlarını dinleyenler, genel başkanları dinleyenler, partilerin genel merkezlerini dinleyenlerin yapmayacağı hiçbir şey yok.

Erdoğan "Kadın ve Demokrasi" etkinliği sonrasında da Büyükçekmece'de halkla buluştu:

Artık bu kayıtları dinleyenlerin dönemi 30 Mart akşamı farklı bir şekilde inşallah sona erecek. 77 milyona sesleniyorum. Bu dinlemelere karşı öyle bir tavır koyun ki, kaset siyaseti yapan siyasetçiler 30 Mart'ta rezil olsunlar. Gelişmiş demokrasilerde bunlara müsaade edilmez. İngiltere'de bazı gazeteciler dinleme yaptılar. Bunu yayınladılar. Hukuk karşısında hepsi hesabını verdiler. Amerika'da ulusal güvenliği tehdit edecek yayınlar yapanlar, mesajlar atanlar, devlet sırlarını açıklayanlar bunun hesabını ağır verdiler. Çünkü bu casusluktur ve bu casusluğun hesabı çok ağırdır. Hiç merak etmeyin Türkiye'de de bunun hesabı sorulacaktır."

"BU ÜLKEYİ ARTIK HOLDİNG PATRONLARI YÖNETMİYOR"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bu ülkeyi artık holding patronları yönetmiyor. Bu ülkeyi Pensilvanya'daki çiftliğinde oturup buraları karıştıran fitneciler de yönetmiyor" dedi.

Erdoğan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenlenen "Kadın ve Demokrasi Buluşması"nda yaptığı konuşmada, CHP'lilerin kendilerini "akıllı" ve "seçkin" zannedip, milletin tercihlerini aşağıladığını söyledi.

Başbakan Erdoğan, "Hiç kusura bakmasınlar bu ülkeyi artık manşetler yönetmiyor. Bu ülkeyi artık holding patronları yönetmiyor. Bu ülkeyi Pensilvanya'daki çiftliğinde oturup buraları karıştıran fitneciler de yönetmiyor. Kapılara gelen ablalar olabilir bizim ablalarımız burada. Çünkü bu ülkeyi millet yönetiyor. Siz yönetiyorsunuz ve her zaman da millet yönetecek" diye konuştu.

"SİZ VARSANIZ BİZ VARIZ"

Konuşması "Türkiye seninle gurur duyuyor" şeklinde sloganlarla kesilen Erdoğan, bu sözlere "Biz sizlerle gurur duyuyoruz. Siz varsanız biz varız" şeklinde karşılık verdi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sözlerini şöyle devam ettirdi:

"Bizim rotamızı siz çizdiniz siz. Biz de o istikamette gideceğiz. Sizlerle birlikte gideceğiz. El ele gideceğiz, omuz omuza gideceğiz. Bu ülkede Hakk'ın ve halkın dediği olacak. Bunların değil. Onun için şurada 22 gün var. Kapılara bazı ablalar gelebilir. Bizim ablalarımız onlara gereken cevabı verecektir, ben buna inanıyorum. Yurtlarda, evlerde kızlarımıza gece beddua seansları yaptırıyorlar. Şahsıma, eşime, kızlarıma beddualar ettiriyorlar. Bazı illerde kızlarımız yanımıza geliyor. 'Bizi bu beddualara katılmadığımız için yurttan atıyorlar' diyorlar. Ben de onlara şunu söyledim, asla mahsun olmayın, asla üzülmeyin. Hanginizi atıyorlarsa hemen bize müracaat edin Kredi Yurtlar Kurumunun yurtlarına sizi yerleştireceğiz. Eğer oralar yetmiyorsa sizi otellere yerleştireceğiz. Oralar yetmiyorsa biz sizi devletin sosyal konutlarına yerleştireceğiz. Çünkü böyle bir zulüm görülmedi. Bu zulmün karşısında Türkiye Cumhuriyeti Devleti gücünü ortaya tam manasıyla koyacaktır. Türkiye'yi dışarıda, kurumlarını ele geçirmek suretiyle huzurunu bozmaya kimsenin hak ve selayeti yoktur."

"Bildik türkülerini söylüyorlar"

Kendisine yönelik "tek adam" şeklindeki eleştirilere cevap veren Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"İşte çıkmışlar o bildik türkülerini söylüyorlar. 'Tek adam' demeye başladılar. 'Diktatör' demeye başladılar. Ey Kılıçdaroğlu, ey Bahçeli! Ben diktatör olacağım, siz bana bu şekilde hakaret edeceksiniz, mümkün mü? Diktatörün olduğu yerde böyle konuşabilir misiniz? Böyle saldırabilir misiniz? Kaçacak delik ararsınız delik. İstediğin hakareti yapacaksın, bundan daha büyük hürriyet olur mu? Buradan onlara tekrar sesleniyorum. 'Tek adam' diyenlere, 'diktatör' diyenlere sesleniyorum. Seçime 22 gün var. 22 gün sonra sandık ortaya gelecek. Buyurun devirin o diktatörü. Bakın ben ne diyorum? Diyorum ki, eğer bu seçimde AK Parti birinci olarak çıkmazsa ben genel başkanlığı bırakmaya hazırım' diyorum."

"MHP'NİN GENEL BAŞKANI HESAP YAPMIŞ"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin sözlerine de karşılık veren Erdoğan, şunları kaydetti:

"MHP'nin Genel Başkanı hesap yapmış, 'Yüzde 51'in altında alırsan bıraksana' diyor. Bu seçim, yerel seçim. Bu yerel seçimin hedefi yüzde 51 çıtası değil ki. Bu seçimde sen ne kadar belediye alacaksın, sen ne kadar oy alacaksın buna bak. Ama bir şey söylüyorum? Birinci parti olmak değil midir her siyasetçinin hedefi? Sen nasıl bir siyasetçisin ki kendin bir defa geride kalmayı kabul ediyorsun, benim kendi çıtamı kendine örnek olarak alıyorsun. Çalış, senin de olsun. Düşünebiliyor musunuz, birisi 11-12-13-14 bunu kabul ediyor, bir diğeri 25-26-27 bunu kabul etmiyor ama hiçbirisi 'Ben 50'yi nasıl alırım?' diye düşünmüyor. Aradaki fark bu."

Başbakan Erdoğan, kendilerinin seçim için, sandık için çalıştığını ifade ederek, "Bizim gündemimizde 30 Mart var ama işte bunlar maalesef, Pensilvanya'yı da yanlarına aldılar, yandaş basın, seçim görmüyor, 30 Mart'ı görmüyor. Diktatörlükten, tek adamlıktan bahsediyorlar. Ben burada bir şeyi açık açık ifade edeceğim: Ülkemin ulusal güvenliğine bir saldırı varsa, onunla mücadele ederim. Ülkemin istiklaline yönelik bir saldırı varsa onunla sonuna kadar mücadele ederim. Ülkemin birliğine, bütünlüğüne, istikrarına, huzuruna karşı saldırı varsa ben ona göğsümü siper ederim" diye konuştu.

 
 
 
 
 
 
 
 
 
analizmerkezi
https://www.trakya22.com adresinden 23 Kasım 2024, 02:47 tarihinde yazdırılmıştır.