TÜRGEV’den paralel tuzakçılara çok sert açıklamaTürkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı’ndan (TÜRGEV) yapılan açıklamada, “Vakfımıza bağışta bulunan hayırseverlere ‘rüşvetçi’ yaftası yapıştırmaya çalışmak, vakıf kültürümüze, özellikle de bu aziz milletin yardımlaşma ve paylaşma duygularına açık bir saldırıdır. Hele ki ‘bunun karşılığında devletin çeşitli kurumlarının ihalelerinin alındığı’ iftirasında bulunmak, en hafif ifadesi ile alçaklıktır” denildi. Vakfın yazılı açıklamasında, “vakıf ve Yönetim Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan’a karşı başlatılan ve maksadı milletçe malum karalama kampanyası çerçevesinde 19 Şubat’ta yayımlanan bir gazete haberinde yine asılsız, mesnetsiz ve son derece ahlaksız iddiaların dile getirildiği” belirtildi. Belli çevrelerde ve medyada yürütülen linç kampanyasının, vakfın ve tüm vakıf mensuplarının çalışma azmini daha da artırdığı, gayretlerini çoğalttığı kaydedilen açıklamada, bu çevreler tarafından yürütülen linç kampanyasının, vakfın ne kadar doğru ve isabetli bir yolda olduğunu, ne kadar iyi ve yararlı işler yaptığını açık ve net olarak gösterdiği vurgulandı. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Milletimizin bilgi sahibi olması için vurgulamak isteriz ki; malum medya araçları yoluyla yayınlanan listeler gerçeklerle örtüşmemektedir. Vakfımıza bugüne kadar binlerce hayırsever bağışta bulunmuştur. Bağışçılarımız arasında hayırsever kuruluşlar kadar yardıma muhtaç olduğu halde ekmeğini paylaşmak isteyen hayırsever gönüldaşlarımız da yer almıştır. Vakıf prensipleri gereği bugüne kadar hiçbir bağışçımızın adını açıklamadığımız gibi, adını açıklamak isteyen hiçbir bağışçımıza da engel olmadık, olamayız.
Vakfımıza bağışta bulunan hayırseverlere ‘rüşvetçi’ yaftası
Açıklamada, demokratik hiç bir ülkede karşılaşılmayacak şekilde, bağışçılarının özel hayatlarını, kişisel bilgilerini, mal varlıklarını ya da adli sicil kayıtlarını inceleme yetkisi bulunmayan TÜRGEV’in, yasaların öngördüğü “Türkiye’nin gelişmesinde önemli rol oynayan diğer tüm sivil toplum kuruluşlarının hayata geçirdiği hizmetler esnasında izlediği usullere benzer bir şekilde, vakfımız ilgili bakanlıkların olurlarına, Sayıştay’ın denetimlerine tabidir ve diğer tüm yasal şartlara haizdir” denilen açıklamada, bağışçıların ve yönetim kurulunun hedef gösterilmesinin, milli iradeye ve demokrasiye yönelik bir darbe girişiminin, vakfın üzerinden yapılmak istenmesinin son derece ibret verici olduğu vurgulandı. “Milletine ihanet edenler, vakfımızın faaliyetlerinden rahatsızlar” Vakfın, tüm saldırılara, tüm linç girişimlerine, “ahlaksızca iftira” ve ithamlara rağmen, gençlere ve onların eğitimlerine destek olmaya, öğrencilerin barınma ve burs hizmetini sağlamaya devam edeceği aktarılan açıklamada, şunlar kaydedildi: “Milletin duygularını istismar ederek, topladıkları yardımları kendi şahsi ve örgütsel çıkarları için kullanan, hatta uluslararası odakların maşalığını yaparak ülkesine ve milletine ihanet edenler elbette vakfımızın faaliyetlerinden rahatsız olacaklardır. Vakfımız da bu kesimleri rahatsız etmeye, yoksul gençleri her ne pahasına olursa olsun desteklemeye devam edecektir. Vakfımıza yönelik kabul edilemez saldırıları şiddetle kınıyor, ellerinde bulundurdukları ‘gücü’ gayri ahlaki amaçlar doğrultusunda kullanan şer odaklarını siz değerli milletimize şikayet ediyor, geçmişte olduğu gibi bizleri bugün de yalnız bırakmayan, destekçi ve bağışçı gönül dostlarımıza şükranlarımızı sunuyoruz.”
medyagündem https://www.trakya22.com adresinden 23 Kasım 2024, 07:37 tarihinde yazdırılmıştır. |