Washington, 'Türkçe' biliyor mu?
Türkiye'nin Çin füzelerine kapı açması ABD’nin şimşeklerini çekiyor ama kimse, 'Ankara bir şey mi demek istiyor' diye sormuyor. Oysa diyor!. Anlamak için ‘Türkçe’ bilmek gerekiyor.
ABD, Türkiye’nin Çin füzesi tercihine başat iki itirazda bulunuyor; Teknik olarak 1) Bu sistemler Batı sistemlerine entegre edilemez, NATO standartlarına uyum/izin sağlanamaz, Politik olarak 2) NATO’ya itirazınız mı var? Türkiye ikinci soruya hiç cevap vermiyor. Birinci soruya ise gayet basit ve anlaşılır bir yanıt veriyor; “Türkiye’nin hava savunması-hele bölgesel ve çoklu riskler düşünüldüğünde-iyi savunulmuyor.” Batı ve ABD’nin bu cümleyi “anlamamasının” sebebi, ardından gelecek, “Tamam o zaman biz verelim” cümlesini kuramamaları. İşte en azından teknik olarak iplerin gerildiği yer burası. Kağıt üzerinde “ihale”ye dahil görünen füzeler Türkiye’nin on yıllardır süren şikâyetleri kapamıyor. Ve Türk kamuoyu biliyor ki, önerilen bu “pahalı” sistemler, “sınırlı” veriliyor. Türkiye’nin kendi başına üretebileceği, yaratabileceği, ekleyip, entegre edebileceği ve tüm ihtiyaçlarını eksiksiz kapatabilen, geleceğe de yönelik yatırım ve yerli pay içeren teklifler değil. Kaldı ki, yine kağıt üzerinde Türkiye’nin örneğin Patriot alabilmesinin önünde engel yok ama “hadi” dendiğinde iş bir türlü bağlanamıyor. Şu an “resmen” kapanmış ve Obama’yı paçasından tutmuş Kongre’den bu silahlara onay nasıl verilecek? Türkiye’nin kendi başına “füze-uzay sistemleri” üretmesine hizmet sunacak, ele-güne muhtaç etmeyecek, sadece “mal satmayacak” tekliflere yönelmesinin bir önemli boyutu bu. Peki “Türkçe” öğrenilmezse ne olur? Politik dengeler üzerinde durulması zor bir yolu işaret ediyor ama Çin’in sürecek pazarlıkta başka füzeleri de var! Üstelik denizden! https://www.trakya22.com adresinden 23 Kasım 2024, 05:31 tarihinde yazdırılmıştır. |