Fotomontajlı haberle psikolojik harp operasyonunun ardında kim var?

Basının Amiral Gemisi olarak lanse edilen Hürriyet gazetesi, Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla Ankara'da gerçekleşen eyleme dair üst üste yayınladı. Polisin göstericilere müdahalesini olabildiğince manşetten gören bu haberlerin ikisi tamamen fotomontajlı görüntülere dayandırılmıştı. Birincisi elinde Türk bayrağı olan küçük çocuğu jopla kovalayan polis görüntüsü... İkincisi de İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'i havadan eylemleri "denetlerken" çekilmiş fotoğraf. Her ikisinin de gerçek olmadığı saatler geçmeden anlaşıldı. Ancak kitlelerin beynine bir kere bu imajlar sokulmuştu. Başta Atılgan Bayar olmak üzere bir çok gazeteci bu durumu sosyal medyada ifşa etti, Hürriyet'ten özür beklediklerini açıkladılar.

Ancak beklenen özür bir türlü gelmedi.

Dün yaşanan rezalet, geçmiş tecrübelere bakılırsa ne ilk, ne de son olacak. Daha geçtiğimiz ay İstanbul'un ortasında Özgür Suriye Ordusu'ndan bir "generali" sorgusuz sualsiz "konuşturmamışlar"mıydı? Amiral gemisinin içinden bir tane aklı başında isim çıkıp da, bu adamın İstanbul'da üniformayla ne işi var, kimdir nedir dediğini duyduk mu? Hayır!  Oradaki kifayetsizlik dün de aynı şekilde kendisini gösterdi. Gelecek günlerde de kendini göstermemesi için önünde gazetecilik adına hiçbir engel yok.

Esas soru şu: Bu gerçekten kifayetsizlik mi yoksa bilinçli bir operasyonun parçası mı? Özür gelmediği sürece bunun bir operasyon olduğunu kabul edeceğiz. 

İçeriğini internet sitelerine kapatma konusunda tek yürek olan Türk basını, Hürriyet'in sorumluluk almadan kamuoyuyla dalga geçen bu gazetecilik karşıtı operasyonuna bakalım nasıl karşılık verecek