Türkiye'nin arkasında Rusya, Rusya'nın arkasında kim var?Nedret ERSANEL'in yazısı Moskova Çin'i nasıl sattı...
Rusya ve Çin, ABD’nin 'füze kalkanı' baskısı altında olmalarına rağmen "birlikte çalışmak" istemiyorlar... İkilinin Sarı Deniz’de yeni tamamladığı, dünyanın kocaman açılmış gözlerle izlediği deniz tatbikatının ardından bu cümleyi kurmak iddialı olsa da, gerçekler böyle... Kaldı ki tek mesele füze kalkanı değil.. Suriye, Afganistan, Kuzey Kore, ABD’nin askeri ilgisini de içeren yeni Pasifik planı da var. Çin de Rusya gibi nükleer güce sahip.. Ama 'o kadar' değil. Bu nedenle uzmanlar, ABD’nin Çin füze birikimini-Rusya’dan-daha önce devre dışı bırakabileceğini konuşuyor. Kriz konularında Çin ve Rusya yakın duruyorlar ama işin aslı iki ülkenin güvenlik tahayyülleri farklı... Birbirlerine tam güvenmiyorlar.. Rusya sorunların çözümünde Amerika ile birlikte hareket etmek istiyor! Füze kalkanı, Suriye veya İran konusunda Moskova’dan duyulan kimi açıklamalara bakarsanız, ABD-Rusya ilişkilerinin kanına hergün ekmek doğranıyor sanabilirsiniz.. (Oysa Amerika’nın mukabil açıklamaları aynı sıklık ve sertlikten çok uzaktır.) Mesela daha yeni Rusya Genelkurmay Başkanı Makarov, "Rusya'nın güney ve kuzeydoğusuna, Kaliningrad'a İskender sistemlerinin kurulması da dahil olmak üzere, yeni silahların konuşlandırılması, sistemin Avrupa'daki altyapısını ortadan kaldırmak için olasılık dahilindeki seçeneklerden" deyiverdi. Yine Rusya Savunma Bakanı Anatoly Serdyukov’un, "Durum, fiilen çıkmaz sokağa girmiş bulunuyor” sözleri de not edilmeli. Ama.. Medyada tersi olsa da, bu çıkışların hepsi, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un Nisan ayı sonunda söylediği, "Rus-Amerikan ilişkileri son yılların en iyi döneminde" cümlesinin gölgesinde kalmak zorunda. Peki ama neden? Öyle ya.. ABD, Çin’i de Rusya’yı da hemen hiç önemsemeden füze kalkanı konusunda bildiği gibi davranmayı sürdürüyor.. Suriye konusunda Rusya’nın ve Çin’in planlarını baltalıyor.. Hatta BM’nin de! Hiç şaşırmayın.. Annan Planı ve Suriye’deki gözlemcilerin-sanki-işlevsizleştirilmesi yönünde bir Batı eğilimi var... 3 Mayıs tarihli bir haber: "ABD: Annan’la olmadı yeni plan şart"… "Annan Planı’nın şimdiye dek başarısız olduğunu söyleyen Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney, ‘eğer rejimin uyuşmazlığı devam ederse uluslararası topluluk yenilgiyi itiraf etmek ve Esad rejimi tarafından barış ve istikrara yönelik işlenen tehditleri dile getirme konusunda çalışmak zorunda kalacaktır. Suriye'de siyasi bir geçişe acilen ihtiyaç duyulmaktadır’ dedi. Carney Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne dönüş dahil yeni yaklaşımlar deneneceğini belirtti." Bu da 4 Mayıs tarihli bir ‘cevabi’ haber: "BM: Suriye barış planı rayında" "BM ve Arap Birliği'nin Suriye temsilcisi Kofi Annan'ın sözcüsü Ahmed Fevzi, Suriye'yle ilgili barış planının rayında gittiğini söyledi. Fevzi, uygulamadaki eksikliklere rağmen planın ‘rayında’ olduğunu belirtti." Çin-Rusya ilişkilerinin müstakbel boyutlarının nasıl olacağı 'Obama'nın politikaları' ilgili! ABD’nin asıl eksenini oluşturan Pasifik siyaseti, Moskova ve Beijing’in oyunlarını nasıl kuracaklarını, kağıtları birbirlerine dağıtıp dağıtmayacaklarını da ortaya koyacak. Fakat sır, Rusya’nın bu politikalara nasıl baktığında.. Bir yandan Sarı Deniz’de ortak tatbikat yaparken, diğer yandan "deniz dibi"nden Çin’i dolaşıp Japonya ile buluşabilir. Enerji konusu üçü için de önemli.. Rusya-Çin-ABD üçgeninde bir hengame yaşanacaksa başat sebeplerden biri bu olacak. Kısa süre önce Çin’in Başbakan Yardımcısı Li Keqiang Moskova’daydı. (Li muhtemelen Çin’in sonraki Başbakan’ı olacak.) Gazprom’la büyük bir anlaşma yapmaya çalışıyordu. Ancak sürprizle karşılaştı; Rusya’nın enerji çarı sayılan İgor Seçin Çin’in şaşkın bakışları altında Washington’da yarım trilyon dolarlık (!) enerji anlaşması imzaladı. (Hani şu Bağdat’tan atılıp Kuzey Irak’ta iş yapmaya başlayan Exxon-Mobil’le!) Şimdi-her şey için-Putin’in Haziran ayında Çin’e yapacağı gezi bekleniyor.. Hasılı anlaşılması gereken şu; ABD’ye karşı muhteşem ittifak olarak görülen Çin-Rusya aşkında romantizmden eser yok... Romantik olanlar bu hayali kuranlar. Kremlin 'realizmi', Türkiye ve altındaki ülkelerle ilgili politikalarını etkileyecek. Hoş, bu sefer Çin daha önce davranabilir! http://twitter.com/NedretErsanel https://www.trakya22.com adresinden 23 Kasım 2024, 05:53 tarihinde yazdırılmıştır. |