Ölülerimizi Hayırla YAD Etmek

  Hayat gemisi ezeliyet ikliminden ebediyet alemine doğru hızla akıp gitmektedir. Bu yüzden son nefes gerçeğini solukladığı ve ölüm haberi duyduğu demlerde insan teslimiyetini şöyle ifade eder: ‘’O’ndan geldik, O’na döneceğiz.’’(1)

İnsanoğlu ebediyet tutkunluğu sebebiyle hep ötelerde görse de ölüm ona nefes kadar yakındır. Ölüm denilen şey aldığı nefesi verememek, verdiğini alamamaktan ibarettir.

   Allah Teala Mülk suresinde: ‘’Sizin hanginizin daha iyi amel yaptığını sınamak için ölümü de, hayatı da yaratan Allah’tır.’’(2) buyurmaktadır. Ayetten anlaşıldığına göre hayat ve ölüm imtihan amaçlıdır. ‘’Lezzetleri tarumar eden ölümü çokça hatırlayın.’’(3) hadisi de ölümün hayat üzerindeki düzenleyici etkisini ve terbiye edici tesirine dikkat çekmektedir. Ölümle hayat sona ermeyecektir. İmanın altı esasından biri de öldükten sonra dirilmeye inanmaktır. Onun için insan zaman zaman yaşadığı hayata bakmalı ömrünün aşamalarını gözden geçirmelidir. Dünyaya hiç ölmeyecekmiş gibi bağlananlar kuşkusuz aldanmışlardır. Ölüm sonrası hayatın mutluluk kapısını aralamak için dini görevlerimizi ihmal etmeyelim.

Peygamberimiz: ‘’ Ademoğlu öldüğü zaman amel defteri kapanır. Üç kimse bundan müstesnadır: Devamlı sadaka meydana getirenler, topluma yararlı bir ilim bırakanlar ve kendisine hayır dua eden hayırlı evlat bırakanlar. ’’buyurmuştur. Ölmüşlerimizin arkasından hayır dua etmeliyiz. Bölgemizde ölmüşlerimizin arkasından okunan mevlitler, dualar onları huzura erdirecek amel defterlerine sevap yazılmasına vesile olacaktır.

  10 Kasım 1938 yılında kaybettiğimiz büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü rahmetle ve saygıyla anıyor bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.

KAYNAK

1-Bakara 156

2-Mülk 2

3-Tirmizi, Kıyame, 26