Türkiye Sohbetleri" toplantısı Edirne’de gerçekleştirildi.

Cumhuriyet'in 100. yılında “Türkiye Yüzyılı” vizyonu kapsamında "Türkiye Sohbetleri" toplantısı Edirne’de gerçekleştirildi.
Türkiye Sohbetleri
 
 
Edirne Valiliği ve Sivil Dayanışma Platformu tarafından Ticaret ve Sanayi Odası toplantı salonunda düzenlenen programa Edirne Valisi H. Kürşat Kırbıyık, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Bakan Yrd. İsmail Ergüneş, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı ve Sivil Dayanışma Platformu Başkanı Ayhan Ogan, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Ahmet Selim Köroğlu, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Gazeteci – Yazar Mehmet Çek, Ticaret ve Sanayi Odası başkanları, kurum müdürleri ve çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcisi katıldı.
 
Toplantıda açılış konuşması yapan Vali Kırbıyık,Osmanlı’ya yaklaşık 1 asır başkentlik yapmış çok önemli bir şehirde bulunuyoruz. Bugün itibari ile baktığımızda şehir merkezinde yaklaşık 170 bin il genelinde ise 412 bin nüfusun olduğunu görüyoruz. 
 
Edirne’nin temel dinamikleri aslında çok hızlı bir şekilde keşfedilebilecek durumda gözüküyor. İlimizin 4,5 temel dinamiği var bana göre. Birincisi tarım, hakikaten ilimiz oldukça verimli arazilere sahip. Bizim toplam coğrafyamızın yaklaşık %55’i tarım arazisi ve çok şükür ki 1 m2 dahi boş arazi yok neredeyse arazilerimizin %100’ü ekilebilir ve biçilebilir durumda. Çiftçilerimiz de bu faaliyetleri var güçleriyle sürdürüyorlar. 
 
2022 yılında yaklaşık 17 milyar liralık tarımsal hasıla üretti bu şehir. Türkiye’de üretilen çeltiğin %45’ine yakınını neredeyse 2 tabak çeltikten birini Edirne’de üretiyoruz. Yine ayçiçeği üretiminde Türkiye’de 3.sıradayız. Kanola üretiminde Türkiye’de 2. Sıradayız. Buğday üretiminde Türkiye’de 4. Sıradayız. Ancak verimliliğimizi anlatmak açısından şöyle bir ifade de bulunabilirim. Türkiye’de ekilen arazilerin %2 si Edirne’de bulunuyor ama üretilen ürünün %4 ü üretiliyor. Yani biz Türkiye ortalamasının çok daha üzerinde tarımsal üretime sahip bir şehirdeyiz. 
 
İkinci önemli başlığımız; Kültür ve turizm. Biraz önce ifade ettiğim bu kadim medeniyetlerden gelen birikim bugün şehrin her noktasında kendini gösteriyor.  Adeta bir açık hava müzesi hissi veriyor. 1368 adet tescilli kültürel varlığa sahip bir şehir. Tabii şehrin çok başat eseri olan Selimiye Camisinden tutun, Edirne kervansaraylarına, hanlarına, köprülerine her noktada birçok şehre nasip olmayacak kadar tarihi yapı görüyoruz.
 
Sadece tarihi varlıklarıyla da değil, doğal güzellikleri itibariyle baktığımızda ayrıcalıklı bir konuma sahibiz.  Bugün itibariyle Saros bölgesinde yaklaşık 175 km’lik bir sahil bandına sahip ve 100 binlerce insan özellikle İstanbul ve Balkan coğrafyasından yüz binlerce insanı orada misafir eden, çeken bir cazibe merkezi konumunda. İlin önemli potansiyellerinden bir tanesi de bu başlıkta ifade ettiğimiz husus. 
 
Üçüncü başlığımız dış ticaret. Edirne 4 adet sınır kapısına sahip hem Yunanistan hem Bulgaristan tarafında sınıf kapısına sahip olan bir şehir.  Geçtiğimiz yıl 6,2 milyon kişi Türkiye'ye giriş yaptı. Bunun 2,2 milyona yakını Bulgaristan'dan Bulgaristan vatandaşlarıydı ve büyük oranda da alışveriş amaçlı şehrimizde bulundular. Tabii bunun getirdiği çok ciddi bir ticari canlılık da var. Yine özellikle yaz aylarında Avrupa'da yaşayan gurbetçilerimizin, memleketlerini geçerken, şehrimizi tercih etmeleri, buradan geçmeleri ve özellikle bu sene çok daha fazla vakit geçirdiler şehrimizde. Onların ziyaretleri, onların buraya ayırdıkları vakit şehrimiz açısından büyük bir kazanım oldu.

Bir diğer husus ise Edirne Sarayı’nın ihyası. Edirne Sarayı’nın ihyasını son derece önemli görüyoruz. Çünkü geçmişle geleceğimiz arasındaki bağı kuracak en önemli unsur. Orada da Sayın Cumhurbaşkanımızın onayları ile birlikte Edirne Sarayı’nın ihyasını Milli Saraylar Başkanlığımız devraldı. Çok hızlı bir aksiyon planı hazırladılar. Önümüzdeki süreçte de inşallah bir nevi ahlat modeli olarak adlandırıyoruz. Nasıl ahlat da Türklerin Anadolu’ya açılan bir kapısı olarak görülüp özel bir önem atfediyorsa, burası da Türklerin hem Balkanlara hem İstanbul’a açılan kapısı. İnşallah önümüzdeki yıllardan itibaren burada tarihi konumuna uygun bir şekilde İstanbul’un Fethi etkinliklerinin devletin en üst ricali ile birlikte kutlanacağı bir düzenleme olacağını ümit ediyoruz.
 
Tabi şehrin gelecek vizyonu açısından Balkan pazarında nitelikli pay edinmesi son derece önemli. Bunu eğitimde, sağlıkta, ticarette ve turizmde sağlamamız gerekiyor. Sayı anlamında çok fazla kişi kabul edebiliyoruz ancak nitelikli turizm ve nitelikli sağlık hizmeti anlamında yapacağımız işler var. Bu konuda şehrimizin iş dünyası ve diğer dinamikleri ile birlikte çalıştığımız konulardan bir tanesi. 

Bu toplantıyı son derece önemli görüyoruz. Şehrimizin mevcut durumunu hep birlikte ele alacağımız değerlendireceğimiz bir toplantı olacak. Bu toplantıya katılan sivil toplum temsilcilerimizin görüşlerini, önerilerini,tespitlerini,eleştirilerini burada açık yüreklilikle ifade etmesi hepimizi büyük katkı sağlayacağını değerlendiriyorum.” şeklinde konuştu.
 
Cumhurbaşkanı Danışmanı ve Sivil Dayanışma Platformu Başkanı Ayhan Oğan, Edirne Ticaret ve Sanayi Odası'nda düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'de son 20 yılda büyük devrim ve reformlar yapıldığını söyledi.Türkiye'nin herkesin eşit ve özgür şekilde yaşadığı bir ülke konumuna geldiğini belirten Oğan, "Bundan sonrası için Türkiye'de yapılacak işler, cumhuriyetimizin 100. yılında Türkiye yüzyılını oluşturacak vizyon çerçevesinde ele alınacak. Hükümetimizin ve sayın Cumhurbaşkanımızın bu noktada kararlılığı tamdır." dedi.
 
Türkiye'nin son 20 yıl içerisinde enerji, ulaşım altyapısı, sağlık altyapısı, teknoloji ve yetişmiş insan kaynağı sorununu çözdüğünü anlatan Oğan, "Türkiye son 200 yılda belki de en güçlü dönemini hazinesiyle, altyapısıyla, insan kaynaklarıyla, enerjisiyle ve vizyonuyla oluşturabilecek bir güce sahip. Bu çerçevede Türkiye'nin yeni yüzyılını yeniden beraber inşa edeceğiz." ifadelerini kullandı. 
 
Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı ve Sağlık ve Gıda Politikaları Kurul Üyesi Ahmet Selim Köroğlu dünyadaki güç merkezinin batıdan doğuya doğru kaydığını dile getirdi.
Dünyada yeni bir küresel sistem oluşurken boşluklar meydana geldiğini anlatan Köroğlu, Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde küresel masada yer almak için gerekli hazırlıkları yaptığını belirtti.
 
Gelecek yüzyıla Türk ve Türkiye damgasını vurmak istediklerini dile getiren Köroğlu, "Devletimiz büyürken, milletimiz güçlenirken, bu yeni oluşan küresel güç paylaşımında, devletimizin ve milletimizin itibarına yakışır şekilde yeni oluşan masada en güçlü şekilde yer almak istiyoruz. 'Türkiye Yüzyılı' vizyonu bir parti programı değildir, bir ittifak programı da değildir. 'Türkiye Yüzyılı' vizyonu devletimizin milli bir vizyon programıdır." şeklinde konuştu. 

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı İsmail Ergüneş, Türkiye'nin 2002'den beri yaptığı çalışmalarla "Türkiye Yüzyılı" vizyonunun temellerini attığını söyledi. 
Son 20 yılda yaptıkları çalışmalarla sosyal devlet anlayışını değiştirdiklerini belirten Ergüneş, "Sosyal devlet dediğimiz şey 'kimsesizin kimi olmak' demektir. Bugün gururla ve iftiharla söyleyebilirim ki sosyal devlet anlamında onun hakkını veren dünyadaki tek ülke Türkiye'dir diyebiliriz. Sosyal koruma kalkanını, sosyal güvenlik, sosyal yardımlar ve sosyal hizmetler dediğimiz bu ana alanları çok farklı bir boyuta taşıdık. Paradigma değişikliği yaptık. Biz sessiz devrimi inşa ettik." ifadelerini kullandı. 
 
Program, STK temsilcilerinin düşüncelerini ifade etmesi, sorun ve taleplerini  dile getirmesinin ardından sona erdi.
https://www.trakya22.com adresinden 23 Kasım 2024, 05:53 tarihinde yazdırılmıştır.