‘Türkan Bebek’ ölümünün 37. yılında gözyaşları ve dualarla anıldı
Bulgaristan'da, 1984 yılındaki zorunlu asimilasyon girişimi sırasında çıkan olaylarda annesinin kucağında öldürülen 1,5 yaşındaki Türkan Feyzullah, vefatının 37. yılında da unutulmadı.
Bulgaristan Türklerine karşı başlatılan asimilasyonu protesto için düzenlenen bir direnişte annesinin kucağında vurularak yaşamını yitiren Türkan Bebek, Şükrüpaşa Mahallesi Göçmen Evleri mevkiinde isminin verildiği parkta dualar ve gözyaşlarıyla anıldı.
Türkan Bebek'in 37'nci ölüm yıldönümü nedeniyle düzenlenen anma törenine Türkiye ve Bulgaristan'dan gelen çok sayıda vatandaş ve soydaşlar katıldı.
Edirne Balkan Türkleri Federasyonu, Belene Gazileri, Kırcaali Belediyesi, Mestanlı İlçe Başkanlığı, Edirne-Trakya Balkan Türkleri Derneği, Büyük Karıştıran Bulgaristan Türkleri Derneği ‘Türkan Bebek’ Anıtı’na çelenklerini sundu. Çelenk sunumunun ardından saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu.
“Türklere yapılan baskı ve zulüm kara bir leke olarak tarihteki yerini almıştır”
Türkan Bebek ile direnişte hayatını kaybeden soydaşları saygı ve rahmetle andıklarını söyleyen Edirne Vali Yardımcısı Ali Uysal, Bulgaristan'da o dönemlerde Türklere yapılan baskı ve zulmün kara bir leke olarak tarihteki yerini aldığına vurgu yaptı.
Bu zulmü yapanları ve destekleyenleri kınadıklarını aktaran Uysal, “O dönemde faillerin kasıtlı olarak bulunmasa da bütün failler tarih sahnesinde ve en önemli mahkeme olan vicdan mahkemesinde ebediyen mahkûm olmuşlardır” dedi.
“Türkan Bebek bu dönemde çekilen acıların bir sembolü olmuştur”
300 binin üzerinde Türk soydaşının topraklarını terk etmek zorunda bırakıldığını ve ana vatan Türkiye'ye sığındığını aktaran Uysal, “Türkan bebek bu baskıların ve o dönemde çekilen bütün acıların sembolü olmuştur. Türk milleti olarak bilerek karıncayı bile incitmeyiz. İnsan olmak bunu gerektirir. Geçmişte yaşanan acıları unutmadan, kin ve nefret duygularına kapılmadan Bulgaristan ile Türkiye arasındaki iyi komşuluk ilişkilerimiz artarak devam ediyor. Bu sadece bir anma törenidir, bir intikam yemin töreni değildir. O dönemde Türkiye şimdiki gibi güçlü olsaydı, burnumuzun dibindeki soydaşlarımıza bu zulüm ve baskılar yapılabilir miydi? Bırakın yapılmasını düşünülemezdi bile” şeklinde konuştu.
“Artık Türkiye, eski Türkiye değildir”
Türkiye'nin bölgesinde güçlü bir ülke haline geldiğini vurgulayan Uysal, “Artık Türkiye, eski Türkiye değildir. Türkiye başta askeri, ekonomik, sosyo-kültürel, sağlık ve her alanda bölgesel büyük bir güçtür” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Türkan Feyzullah'ın ölümünün acısının yüreklerde hissedilmeye devam ettiğini hatırlatan Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, Balkanların hem gönül coğrafyası, hem de geçmiş köklerin olduğu topraklar olması sebebiyle büyük öneme sahip olduğunu vurguladı.
Bulgaristan'da yaşanan mezalimi ve Türkan Feyzullah'ı unutmadıklarını söyleyen Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonu Başkanı Sabri Mutlu, Hukuk mücadelelerinin sürdüğünü belirterek Bulgaristan mahkemelerinden beklenen sonuç çıkmaması durumunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurulacağını ifade etti.
Balkan Türkleri Federasyonu Başkan Yardımcısı Macit Mutlu, Bıçağın kemiğe dayandığı dönemde boş ellerle silahsız canını dişine takarak Türk ve Müslüman halkının bu zulme direndiğini ifade etti.
Türkan Bebeğin hayatta olsaydı 34 yaşında okumuş mesleğini almış birisi olarak belki öğretmen belki doktor belki de hukukçu olup memlekette azınlıkların hakkını koruyan birisi olacağını belirten Mutlu, Türkan Feyzullah’ı unutmadıklarını ve asla unutturmayacaklarını vurguladı.
Bulgaristan Hak ve Özgürlükler Partisi Kırcaali Milletvekili Bayram Bayram, düzenlenen anma törenine katılmaktan onurlu olduğu kadar duygulu olduğunu belirtti.
Trakya Balkan Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Cevat Güneş de Türkan Feyzullah’ı vefatının 37. Yılında sevgi, saygı ve rahmetle andıklarını söyledi.
Konuşmaların ardından Bulgaristan'dan gelen öğrenciler Türkan Bebek için yazılan şiirleri okudu.
Öğrencilerin sunumu katılımcıların yüreklerine dokunarak, duygu dolu anlar yaşattı. Törene katılan soydaşlar gözyaşlarına hâkim olamadı. Öğrencilerin hazırladığı sunumun ardından, protesto gösterilerinde hayatlarını kaybeden şehitler için dua edildi.
Törenin ardından katılımcılara pilav ve ayran ikramında bulunuldu.