Cumhurbaşkanımızdan, Kılıçdaroğlu'na ders... -

Cumhurbaşkanımız daha ne yapsin ulkesi için? Vatanın birlik ve beraberliği için yıllardır çırpınan bir liderimiz var. Onun yükünün en ağır olduğu an ise elbetteki 15 temmuz gecesi ve ondan sonraki her gün oldu, oluyor... Evet hainlerin planını vakarlı duruşu, korkusuzluğu ile bertaraf edip halkının yanında olan ve halkının da onun tek bir kelimesi ile sokaklara dilde tekbir, yürekte imanla çıktığı büyük devlet adamı...

Peki her şey bitti mi? Tabiki hayır. O kara gecelerin bir daha yaşanmaması ve yıllarca baski rejimini güden anayasanin degişmesi vesayetin bitmesi ve ordunun bir daha darbe diye bir kelime ile anılmaması için anayasanın değişmesi ve başkanlık sisteminin getirilmesi için çalışmalar başladı... Demokrasi ile yönetilen her ülke liderinin verecegi karar gibi anayasa degişikliği ve başkanlık sisteminin de halka sorulmasına karar verildi. Çünkü; halk nasıl isterse öyle yönetilecek ve isteğini sandikta dile getirecekti.

O da ne? 16 nisan referandum tarihinin belirlenmesinden sonra iç ve dış mihraklar adeta saldırmaya, evet çıkma ihtimalinin ağır bastığını her hissettikleri anda daha da saldırganlaşmaya başladılar. Yurt dışındaki secmenlerimiz ile buluşmalarımızı engellemek için adeta seçim, kendi ülkelerinde kendi halklarına yapılıyormuşçasına çalışmaya ve boykota basladilar.

Onlar bu şekilde devam ederken kendi içimizdeki hayırcılar evet, saygımız var herkes hür ve özgür naralarını tekrardan atarak kendi ülkelerini yaftaladılar.

Sadece şurada aklımın almadığı bir durum var ki hem şaşkınım hem de bu duruma gülüyorum Ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu ilk günden beri Cumhurbaşkanlığa hayır diye konuşuyor... Konuşuyor dediysem de tek dediği ''hayır''.

Tam da bu noktata bir radyo programında kendini ifade etme fırsatı verildi. Hayır diyor ama niçin hayır diyordu?

Akıllara zarar bir açıklama:

"Cumhurbaşkanı ve Başbakan iki ayrı partiden seçilirse, güçler ayrılığı yaşanır" ifadesini kullanmıştı. Yani, Kılıçdaroğlu daha 18 maddenin 3. Maddesine kadar bile gelememiş. Ve onun açıklamasına Cumhurbaşkanımızdan cevap geldi, bir çocuğun bile anlayacağı bir dille izah etti sirf Kılıçdaroğlu anlasın diye.

Ders niteliğinde bir konuşma yaptı Reis...

Bir Cumhurbaşkanı daha ne yapsın derken haksız mıyım?

Kendisini her fırsatta eleştiren ve bazen edepsizlik sınırına gelen bir kişinin bile cahil kalmaması için elinden geleni yapıyor.

Diyor ki; ''Ey Kılıçdaroğlu! Bari hayır diyorsan adam gibi öğren niye hayir dediğini, bunu yap bari

Sn. Kılıçdaroğlu ya da kendi partinin koydugu referanduma kadar konusma yasağına uy. Yoksa bu pilav artık çok su götürmeyecek zira pirinçler lapa oldu.

'' Unutmadan, ya siz gerçek bir muhalefet lideri olmayı öğreneceksiniz ya da bu seçmen her zaman pilav yemez.