Eski AK Parti İstanbul Milletvekili Mehmet Metiner, Star'da "AK Parti ve Reis" başlığıyla yayımlanan yazısında "Bazı insanlar vardır ne dediğinize bakmazlar. Dediklerinizi nasıl anlamak istiyorlarsa öyle anlarlar. En fenası çarpıtma yoluna giderler. Asıl dediğiniz örtülüp demedikleriniz üzerinden bir tartışmanın tarafı haline getirildiğinizde su bulanıklaşır. Ve pek tabii ‘Bulanık suda balık avlayanlar’ çok olur" ifadesini kullandı.
Metiner şöyle devam etti:
"Sözlerimi eğip bükmeden hatırlatayım.
AK Parti benim partim.
Reis, uğruna ölecek kadar kendisine bağlı olduğum liderim.
Karşı cenah boşuna heveslenmesin: Kimsenin benim üzerimden AK Parti’nin içine fitne salmasına izin vermem.
Söylediklerimi ‘Erdoğan’a başkaldırı’ veya ‘Erdoğan’a darbe’ diye takdim eden o fitnecilere daha kaç kez söyleyeceğim: Erdoğan yaşadığı sürece onun yanındayım. Herkes bırakıp gitse bile onu bırakacak namertlerden olmam. Zira Erdoğan benim için herhangi biri değildir. Reis’in gönül dünyamdaki yeri farklıdır. Benim Reis’e sadakatimi sorgulayanların alnını karışlarım.
Yeni bir Türkiye inşa eden devrimci partimle bir sorunum yok.
Ben Reis’in liderliğini sadece AK Parti’miz ve Türkiye için değil dünya Müslümanları ve mazlumları adına olmazsa olmaz önemde görüyorum.
Benim dediklerim partimizin yararınadır.
O yüzden söylediklerimin harfi harfine arkasındayım.
Partimin güçlü olması için hem fikir imal ederim hem de gece gündüz demeden bir nefer gibi çalışırım.
O yüzden hadsizliğe gerek yok.
Herkes şunu bilsin: Ben AKP’li değil AK Partiliyim. Ve sonuna kadar da Reisçiyim. Hatta öyle ki Reis’ten dolayı AK Partiliyim.
Eski-yeni bahsinde söylediklerimi bir bütün olarak okumadan yargısız infazda bulunan AKP’liler bilsinler ki bizi Reis’ten ve partimizden uzaklaştırmak için giriştikleri ayak oyunları bize sökmez.
Biz ne küseriz, ne de Reis’i bırakır bir yere gideriz.
Biz AK Parti’nin dışında hele hele Reis karşıtı veya Reis’i alaşağı etmeyi amaçlayan arayışların bir parçası asla olmayız. Olanları da hain addederiz. Bizim duruşumuz bellidir. 16 Temmuzcu AK Parti kisvesindeki kripto unsurlar hakkımızda konuşurlarken hadlerini aşmasınlar. Biz 16 Temmuzculardan değiliz. Reis ölümüne FETÖ ile mücadeleye koyulurken onu yalnız bırakanlardan değiliz. 15 Temmuz gecesi Reis ölümün çemberinden geçerken onu bir başına bırakan korkaklardan da değiliz. O yüzden partim için getirdiğim öneriler üzerinden Reis’e ve partime sadakatimi sorgulayacak hadsizler açtırmasınlar ağzımı.
Eski-yeni bahsinde dediklerim gayet açık.
Ben 2001 yılında yani eski Türkiye koşullarında kurulmuş AK Parti’nin artık değişen yeni Türkiye sosyolojisine uygun bir biçimde yeniden kurulması gerektiğini söylüyorum.
Siyaset sosyoloji üzerine yapılır.
AK Parti’nin üzerine oturduğu sosyoloji değişti.
Türkiye’de sistem değişikliğiyle birlikte her şey değişti.
AK Parti yeni sisteme kendini uyarlamazsa, yani başka bir deyişle eski teşkilat anlayışında ısrar ederse sonunu hazırlar.
Yeni sosyolojiye ve yeni hükümet sistemine uygun yeni bir AK Parti önerisi, AK Parti dışında bir arayışa işaret etmez. Benim önerdiğim şey; yeni bir zihniyet, yeni bir siyaset tarzı ve yeni bir teşkilatlanma modelidir.
Bu da ancak AK Parti’yi güç devşirilecek bir parti olarak değil, bir dava olarak gören mütevazı millet evlatlarıyla mümkün olabilir.
Bizim her dönemin adamlarına veya her partiye gidebilecek adamlara değil, dava şuuruna sahip sadık ve ehliyetli adamlara ihtiyacımız var.
Ben ’AK Parti ömrünü tamamladı’ demedim. Ben partime nasıl kefen biçebilirim ya! Dediğim şu: Eski AK Parti anlayışı ömrünü tamamladı. Bu ikisinin birbirinden farklı olduğunu anlamayanlara söyleyecek sözüm yok.
Reis’in de sıklıkla kullandığı o bilge adamın dediğini diyorum: ‘Eski hal muhal ya yeni hal ya izmihlal!’
Partiyi güçten düşürenler kendilerine tuttuğum aynadan rahatsızlık duyuyorlarsa bu onların sorunu. Ama biz partimizi daha güçlü kılacak önerilerimizi de eleştirilerimizi de getirmeye devam edeceğiz.
Çünkü bizim başkaları gibi AK Parti’den gayrı arayışımız yok. Başka partilerle işimiz yok bizim.
Bir koltuk uğruna başka partilere gidebilecek insanların samimiyetimizi sorgulamaları ne acıdır, ne yaman çelişkidir Allah’ım."