Batı Trakya Türk Azınlığı'nı sindirmek için fırsat kolluyorlar

Uluslararası hukuk mekanizmaları tarafından uyarı üstüne uyarı aldığı halde Batı Trakya Türk Azınlığı'nı sindirmek için hiçbir fırsatı kaçırmayan zihniyet bu konudaki tavizsiz tutumunu bir kez daha gösterdi.

İskeçe’nin Serinmahalle (Drosero) imamı İlyaz (Gündoğan) Ahmetoğlu ve iki işçi, izinsiz mesken yapmak suçlamasıyla gözaltına alındı. Söz konusu kişiler ertesi gün serbest bırakıldılar.

Serinmahalle Kültür, Eğitim ve Gençlik Derneği’nin lokali olarak kullanılmak üzere alınan tekerlekli prefabrik yapının izinsiz olduğu ve söz konusu yapıda izinsiz çalışmalar yapıldığı gerekçesiyle Serinmahalle imamı, halk arasında Gündoğan olarak bilinen İlyaz Ahmetoğlu ve iki işçi 26 Haziran Çarşamba günü polisler tarafından suçüstü yapılarak gözaltına alındı.

İmam ve işçiler geceyi nezarette geçirirken, 27 Haziran Perşembe günü suç üstü mahkemesine çıkarıldılar. Davayı izlemek üzere yaklaşık 80 kişilik bir topluluk İskeçe adliyesine geldi. Toplanan kalabalık arasında İskeçe Müftülüğüne bağlı din görevlileri de yer aldı. İskeçe SİRİZA Milletvekili Hüseyin Zeybek, milletvekili adayı Türkeş Hacımemiş, İskeçe Müftü Yardımcısı Ahmet Hraloğlu, İskeçe Türk Birliği Başkanı Ozan Ahmetoğlu, DEB Partisi yöneticileri ve çok sayıda soydaş da adliye önünde toplananlar arasında yer aldı.

Gözaltına alınan imam ve işçiler, çalışmaların durdurulması ve herhangi bir düzenleme yapılmaması şartıyla serbest bırakıldı.

Dernek yöneticilerinin prefabrik yapıyla ilgili olarak İskeçe’deki Tapu Kadastro Müdürlüğü’ne gittikleri ve konuyu görüştükleri bildirildi. Tapu Kadastro Müdürlüğü’nün kendilerine çimento, tuğla, demir kullanılmaması halinde prefabrik yapıyı kullanabileceklerini söylediği ve bunun üzerine tekerlekli prefabrik yapıda çalışma yapılmaya başlandığı dernek yöneticileri tarafından dile getirildi.

İskeçe Müftüsü Ahmet Mete konuyla ilgili açıklamasında şöyle konuştu: “Serinmahalle’deki kardeşlerimiz kurdukları dernek aracılığıyla prefabrik bir yapıyı almışlar. Bunu dernek lokali olarak ve ilerde gerekli yasal girişimler yapıldıktan sonra ibadethane olarak kullanmak istiyorlar. Polis gelip burada imamlık yapan kardeşimizi ve çalışan işçileri gözaltına almış. Tabii ki bizim insanımız kanunsuz iş yapmak istemez. Ancak bir dernek lokaline veya ibadethaneye sahip olma hakkını da kullanmak istiyorlar. Bu mahalledeki insanımız uzun zamandan beri bir cami istiyor, bir ibadethane istiyor. Bu taleplerinin de önemli olduğunu unutmamak lazım. Ben tekrar kendilerine geçmiş olsun diyorum.”