CHP, NATO üyesi değil mi?

Garabet şu; Türkiye’nin Suriye ve Irak’ta daha doğrusu güney sınırında irade ortaya koymasına karşı olan muhalif kesit; örneğin, Suriye ile ilişkiler kötüyken, iyileştiğinde, sonra yine kötüleştiğinde, IŞİD olayında, Kuzey Irak ve petrol olaylarında, lafı uzatmadan Ankara’nın dış politikasının tamamında “karşı” oldular. Muhalefetin ruhunda bu tür yanlış bir genetik varsa da, söylem ve eylemleriyle çelişen durumlarda da bu tasvip etmeyen hal devam etti.

Nihayet Perşembe günü TBMM’ye gelecek tezkere konusunda da, ilk duyumlar kamuoyuna ulaştığı andan itibaren muhalefet tarafından reddedildi ve muhtemelen TBMM’de de ret oyu verilecek.

Özellikle CHP açısından NATO üyeliği can alıcı derecede önemli ve tıpkı AB gibi, Batı’ya atılı zincirin en kalın halkası. Son 13 yıl içinde AK Parti iktidarının Batı istikametini şiddetle gösteren muhalefet şimdi Batı ve NATO kavramının “içinde tutan” Suriye, Irak, sınır ve tezkere politikalarına karşı çıkıyor! NATO üyesi olmayan bir ülkenin muhalefeti gibi davranıyor!

Bir an için durumun tersi olduğunu düşünelim. Suriye, Irak ve IŞİD gelişmelerine karşı Türkiye’nin tamamen içine kapandığını, hatta sınırlarını da kapattığını, yüz binlerce insanın sınırda sıkıştığını ve öldüğünü, ABD, koalisyon ortaklarının tekliflerinin tamamen reddedildiği, alternatif önerilerin hiç sunulmadığı, Arap dengelerinden de uzak durulduğunu varsayalım!

Ve tek cümlelik bir soru soralım; Bütün olarak dünya, Batı ve CHP ne derdi?