İnsanlarımızın yüzünü güldürecek siyasetçiler nerede

Derneğimiz tarafından Tekirdağ Hayrabolu’da bulunan Hayrabolu Roman Kültürünü Koruma, kalkındırma ve yaşatma derneğini başkanı Canip Kafaoğlu’ nun  talebi üzerine dernek yönetiminde bulunan kişilere  Kapasite Geliştirme Eğitimi vermiş bulunmaktayız. Ben ve yardımcım sezgin Kaplan ile birlikte Eğitim çalışması içinde: resmi yazışma kuralları, devlet kurumlarına ulaşma, sosyal , kültürel çalışmalar ve bireysel haklar gibi konular hakkında bilgilendirme yapılmıştır.Eğitim çalışmasından memnun olduklarını  ifade eden dernek yönetimi,bu konuları tam olarak  bilmediklerini sonuç olarak kendileri için faydalı olduğunu ifade ettiler.Çalışma ziyaretleri içinde Roman çocukların eğitimden çabuk koptuklarını,erken evliliklerin sayısında hızlı bir artış olduğunu öğrendik.Hayrabolu’da bulunan Aydın Mahallesinde özellikle bazı kadınlarla sorunları hakkında görüştük. Daha sonra Babaeski çevre yolu üzerinde bulunan Roman ailelerini ziyaret ettik. Bize önceleri çekingen davrandılar. Bizde Roman olduğumuzu söyleyince yaklaşımı farklı oldu. Arada bir de Romanca sözler söyleyince “bunlar gaco değilmiş” dediler.Sorunlarını bizlere anlattılar.Evlerine misafir etmek istediler.Zamanımız olmadığını söyledik.Daha önceki dönemdeki belediye başkanı tarafından kendilerine bahçeli evler yapıldığını ve tapuları dahi verilmediğini söylediler.Bahçeli evlerin önünde bulunan gece kondular tam bir perişanlık örneği  idi.Küçük çocuklar su birikintisi içinde oynuyorlardı.”nedir bu durum ?” diye sordum.”Ne olsun durum ortada .Perişan duyumdayız.Bize sahip çıkan yok”.Dediler.Manzara gerçekten çok vahim idi.Ülkemizde olmaması  gereken bir görüntü.Hafta sonu olması nedeniyle pazartesi ilk işim Babaeski Kaymakamı Mustafa Asım Alkan ile telefonla  görüşmek oldu.Kaymakam Bey,gecekonduda yaşayan Romanlar için yaklaşık 3.5 yıl önce proje hazırladığını Romanlar için 74 konutun yapımı için Ankara’ya yazı  yazıldığını söyledi. Ancak, bir sonuca henüz ulaşamadıklarını  belirtti. Sayın kaymakam Mustafa Asım Alkan, üzerine düşeni yapmış ancak, siyaset üzerine tam olarak düşeni yapmadığı görülüyor. Yüz binlerce mülteciyi barındıran ve sahip çıkan devletimiz Romanlar için 74 adet konut yapamayacak durumda değildir.  Edirne’den Ankara sesimizi duyar mı bilinmez . Bilinen bir gerçek, bir yazı 3.5 yıldır yanıt bekliyorsa vay benim Romanlarımın başına gelenler. Sevgisizliğin ve çaresizliğin içinde kıvranan bu insanlarımızın yüzünü güldürecek siyasetçiler nerede?