papa 2. Jean Paul'un kanı çalındığına ilişkin haberler daha önceki günlerde medyada baya yankı yaptı hem klasik hem de sosyal medyanın ilgi konularından biri. İlk ilginç bilgi elbette Papa 2. Jean Paul'ün 1981 yılında Mehmet Ali Ağca'nın suikast girişimine uğrayan kişi olması.
Hemen ardından gelen bilgi ise, "Ölü Papa"nın çalınan kanının işte bu suikast yüzünden dökülen kan olması! Bu kan özel bir şişede saklanıyordu ve olayın duyulmasının hemen ardından "satanistler" şüpheliler listesinin ilk sırasına oturdu.
Esasen, çalınan bu kan dünya çapında korunan 3 tüp kandan biriydi ve daha önce de biri çalınmıştı! (2012 yılında bir trende seyahat ederken 3 hırsız tarafından soyulan rahip Augusto Baldini'den çalınmıştı. Yani şimdi çalınan orijinal kandan biri.)
Böyle bir konunun yoğun spekülasyonlara meydan vermemesi mümkün değil. Satanistler, Volac iblisinin egemenliğinin başladığı 25-29 Ocak tarihlerine ve akabinde yine aynı inanış çerçevesinde 1 Şubat'ta kutlanan Imbolc (Ateş'in Bayramı) Bayramı'na denk geldiği iddiaları hep bu heyecanın parçaları. (İlginç olan ilk akla gelmesi ve şimdiye kadar ayyuka çıkması gereken Vampir odaklı teorilerin çok parlamaması!)
'Öldürülenin kanı!'
İnsanoğlunun ölüm anı eğer modern dünyada gerçekleşiyorsa, bir hastanede veya tıbbi müdahale anında olacağı varsayıldığından, hayatını kaybeden insanların kısa süre önce kanlarının alınmış olması anormal bir durum değil.
Ancak-şimdi detaylarına girmemizin yazının hacmi yüzünden zor olan-Hıristiyanlıkta "kan"ın anlamı düşünüldüğünde-ki inancın tam merkezindedir-İsa'nın kanı ve kanın dökülüş biçimi ile Hıristiyanların bu konudaki ritüelleri anımsandığında, öldürülen kişinin de "Tanrı'nın yeryüzündeki gölgesi" inancı hesaba katıldığında, "suikasta uğrayan, ölmek üzere olan Papa'nın kanı" bu açılardan bambaşka anlam ve akıllar üretebilir!
Ancak başka ilginç örnek var. Sadece birini alalım. ABD eski Başkanı Ronald Reagan'ın 1981'de uğradığı suikast girişiminin ardından kaldırıldığı hastanede çalınan, başka bir ülkeye kaçırılan kan satışa çıkarılmıştı! (Mayıs 2012) Ailesi ve resmi kurumlar tarafından "alçaklık" olarak nitelendirilmişti.
Kısaca "öldürülme anının kanı" neredeyse "kırmızı civa" efsanesi boyutunda. Ama eğer "öldürülme"den kurtuldularsa-yani Hıristiyan inancının "dirilme"si-o kanın değeri bambaşka oluyor ve doğrusunu söylemek gerekirse daha ciddi boyutları bulunuyor.
Bu durumda "suikasta uğrayanlar" ve "kurtulanlar" listesini gözden geçirmek konusunda güçlü bir istek duyabilirsiniz. Siz bilirsiniz!