Amerikan haber sitesi US News’de yer alan bir Türkiye analizinde dershaneler tartışması ile başlayan ve yolsuzluk operasyonu ile gelişen süreç “siyasi iç savaş olarak” yorumlandı.
DEVLETİ KİM YÖNETECEK SAVAŞI
US News’ten Claire Berlinski imzalı yazıda, “Türkiye’de bir güç mücadelesi yaşanıyor. Hem de doğrudan doğruya Erdoğan ve Gülen arasında gerçekleşen bir mücadele bu. Mücadelenin amacı da seçimler ya da demokrasi değil. Bu devletin kontrolünü elinde kimin tutacağına dair bir savaş” yorumunda bulunuldu.
GÜLEN ABD’YE DAHA DOST
Berlinski yazısında, Fethullah Gülen’in eskiden beri takipçilerine ”devleti eli geçirme” yönünde yönlendirici telkinlerde bulunduğunu öne sürdü. Yazıda Erdoğan ile Gülen’in dünya görüşlerinde aslında bir fark olmadığı vurgulanırken, sadece Gülen’in, “Daha liberal, mantıklı ve ABD’ye daha dost” olduğu ifade edildi.
HER İTTİFAK GİBİ BU DA SON BULDU
Yazıda Erdoğan ve Gülen’in şahıslarında AK Parti ve cemaatin güç birliğine giderek ülkedeki Kemalistleri tasfiye ettikleri belirtilirken,“Fakat her ittifak gibi bu da sona geldi” denildi. Yazıda Erdoğan’ın hali hazırda hükümet ve askeriyede etkili olduğu belirtilirken, buna karşılık Gülen cemaatinin ise emniyet ve yargıda çok güçlü olduğu ve kontrolü elinde bulundurduğu ifade edildi.
DÜĞÜM NOKTASI HAKAN FİDAN
Erdoğan-Gülen ayrışmasının son bir kaç senedir hazırlandığını vurgulayan Berlinski, olayların düğüm noktasının ise Hakan Fidan’ın MİT müsteşarlığına atanması olduğunu belirtti. Bu çatışmanın en etkili hamlesini Erdoğan’ın yaptığını belirten Berlinski, dershanelerin kapatılmasının istenmesinin savaşı aşikar bir şekilde başlattığını ifade etti.
GÜLEN’İN TEK YAPABİLECEĞİ SABOTAJ
Berlinski, Erdoğan’ın arkasında çok güçlü bir seçmen gücü bulunduğunu belirterek, “Gülen’in hamleleri sandıkta çok etkili olmayacaktır.Gülen’in tek yapabileceği biraz homurdanmak ve sabotajdan öteye gitmez. Bu belki oy oranlarında ve dengelerde biraz değişikliğe sebep olur fakat, Erdoğan’ın demokratik yollardan iktidardan düşürülmesi mümkün görünmüyor” ifadelerini kullandı.
GÜLEN’İ KİMSE SEÇMEDİ
Berlinski yazısının sonuç bölümünde ise sözkonusu çatışmaya iki bakış açısı olduğunu yazdı. Berlinski, birinci bakış açısında Gülen hareketinin hamlelerinin Erdoğan’ın otoriter yanını törpüleyen bir denge unsuru olarak görülebileceği ve demokrasi adına kabul edilebilir sayılabileceğini belirtti. Berlinski ikinci bakış açısında ise Fethullah Gülen’in hiç kimse tarafından seçilmiş bir güç olmadığını, kendisi ve cemaatinin ülkede şeffaf bir şekilde kadrolaşmadığını ve dolayısıyla yaptıkları şeylerin kabul edilebilir olmadığını ifade etti.