Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen JİTEM davası derinleşiyor.
Fırat’ın ötesinde başlatılan soruşturma ilginç bir eşiğe geldi. Bıçak Timinde yer alan askerlerin kimlik tespiti için savcılar, yeni bir soruşturma başlattı. Yazılara cevap gelirse, bölgede sayısız faili meçhul cinayeti işleyen Bıçak Timi deşifre olacak.
Aslan Değirmenci'nin haberi:
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen JİTEM davası derinleşiyor. Davanın derinleşmesi için Kızıltepe Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen, köy yakmaları ve fail meçhul cinayetler soruşturmasından Diyarbakır’daki davaya bilgi ve belge akıyor.
Kızıltepe Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında köy yakmaları ve faili meçhul cinayetlerde JİTEM izine rastlanınca dosya derinleştirildi.
Kritik eşik
Ergenekon davası kapsamında tutuklu bulunan dönemin Kızıltepe Komutanı Hasan Atilla Uğur’un, Kızıltepe İlçe Jandarma Komutanı olarak görev yaptığı dönemde yaşanan faili meçhul cinayetler ve köy boşaltmalara ilişkin sürdürdüğü soruşturmada ilginç bilgilere ulaşıldı.
Yazıları yazıldı
Dönemin Kızıltepe İlçe Jandarma Komutanı ile kamuoyunda ‘bıçak timi’ olarak bilinen ekipte yer alan 8 kişi şüpheli sıfatıyla Diyarbakır savcılığına bildirilirken, Tim’de bulunan tüm askerlerin kimlik bilgilerine ulaşmak için yeni bir soruşturma başlatıldı. Söz konusu Bıçak Tim’inde yer alan askerlerin yargı önüne çıkarılabilmesi için son görev yaptıkları komutanlıklara yazı yazılarak haklarında bilgi istendi.
Suçlu JİTEM
Daha önce hazırlanan fezlekede, o dönemde yaşanan faili meçhul cinayetlerin, köy boşaltmalarının JİTEM tarafından sistematik şekilde gerçekleştirildiğine dair kuvvetli şüphe bulunduğu vurgulanmıştı.
Fezlekede şu ifadelere yer verilmişti: “Fail meçhul cinayetlerin, gözaltına alınıp kaybettirilme, köyboşaltma ve işkence olaylarının da genel itibariyle 1993-1996 arasında gerçekleştiğinin sabit olduğu, bu suretle JİTEM adlı yasadışı oluşumun varlığının sabit olduğu ve iddia edildiğinin aksine 1990’dan sonra da faaliyetlerine devam ettiği anlaşılmıştır.”