Başbakan Tayyip Erdoğan’ı ağır misafir olarak ağırlayan Washington, ikili görüşmelerin belkemiğini oluşturacak Suriye konusunda Ankara’ya ne söyleyeceği son 48 saat içinde nasıl bir boyut aldı henüz bilinmiyor.
Başbakan Erdoğan’ın, “bizim onlardan talebimiz olur” açıklaması doğru bir durum tespitini yansıtmakla beraber, ABD’nin bir yanıt vereceği de aşikâr! Bu yanıt, Türk medyası, “işte bunlar konuşulacak” türünden genel-geçer maddeler sıralasa da, ABD Dışişleri’nin Rusya temaslarına yaslanacak. Olumlu veya olumsuz!
Üzerine beyaz üzerine kırmızı harflerle Türkiye Cumhuriyeti kazınmış Başbakanlık uçağı ABD askeri tesislerine indiğinde, ABD yönetimi ile ABD’deki “kimi güçlü kesimlerin” Suriye dosyasındaki uzlaşmazlığı sürüyordu.
Kimi kaynaklar, ABD-Rusya görüşmelerinden çıkan sonuçların Erdoğan’a yansıtılacağı, kimi kaynaklar da ABD-Rusya görüşmelerinden çıkarılan sonuçların Amerikan muhalefetine takıldığı ve Beyaz Saray’ın yeniden ilk pozisyonuna, yani Şam yönetiminin gerekli yöntemlerle devrilmesine dönüldüğünü iddia ediyor.
Her iki halde, Türkiye’nin Suriye konusundaki, daha doğrusu bölgedeki konumunu çok rahatlatmıyor. Belki siyaseten hükümetin Esad’ın devrilmesi ile ortaya çıkacak bir başarısı iç politikada puan toplayacak ama Suriye’de ondan sonra ne olacağı ve Rusya ile ilişkiler meçhul.
Öteki türlüsü ise daha da karışık! Bu halde, yani ABD’nin “hadi bakalım” dediği noktada Moskova ile ilişkilerin içinden çıkılmaz hale gelmesi mümkün. Bu yüzden, bugün akşam saatlerinde ve daha sonda Türkiye saati ile 01:00 gibi gerçekleşecek 2’şerden 4’er saatlik görüşmeler hayati önem taşıyor!
Bu arada önemli bir dikkat noktasını belirtelim. Bugün iki ülkenin bakanları ve liderleri tarafından gerçekleştirilecek ilk görüşmenin ardından yapılacak basın toplantısı, yarın Türkiye’de yayınlanacak gazetelerin başlıklarını belirleyecek.
Daha ilerisi olamayacak çünkü zaman/saat farkı perde arkalarını görmeyi zorlaştıracak. Yani yarın gazeteler biraz resmi ağızları yansıtacak.
Oysa büyük lokma, baş başa yenecek yemekte!