“Kiraz Festivali
'Türkiye'de 485'in üzerinde diri fay parçası var'
McDonalds’a Konya’dan Sürpriz
Ateistlerin Cenaze Namazı Nasıl Kılınır?
Bu haber 11 Ekim 2012, Perşembe 21:59 tarihinde eklendi. 755 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Papa, neden Arapça Konuştu

Papa, neden Arapça Konuştu Günün en önemli haberi, Katoliklerin ruhani lideri Papa 16. Benediktus ilk kez Arapça seslenmesi oldu.

 

Bir rahip tarafından konuşmasının özeti Arapça olarak okunan Papa, daha sonra yine aynı dilde, “Papa tüm Arapça konuşanlar için dua eder. Tanrı hepinizi korusun” sözleriyle kısa bir selamlamada bulundu. Vatikan'dan yapılan açıklamada, ülkede İtalyanca'nın dışında kullanılan 6 resmi hitap diline 7. dil olarak Arapçanın eklendiği bildirildi. Vatikan Basın Sözcüsü Peder Federico Lombardi, bu yeni uygulamanın, Papa’nın geçen ay Lübnan’a gerçekleştirdiği ziyaretin devamı niteliğinde olduğunu vurgulayarak, “Papa böylece, Ortadoğu'daki Hıristiyanlara olan ilgisinin devam ettiğini ve o bölgede barışın sağlanması adına dua etmenin gerekliliğini herkese hatırlatmış oldu” dedi.

Suriye üzerinde kopmakta olan fırtına yüzünden gerilen Ortadoğu'daki Hristiyan Araplar açısından Vatikan'ın mesajı anlamlı.

Peki Papa, Arapça özetlenen hitabı hangi konu üzerineydi? Kitabın seçildiği günün anlam ve önemi var mıydı?

Evet, vardı. Papa'nın hitabı, II. Vatikan Konsili üzerineydi. Arapça sesleniş, 1962 yılında başlayıp 3 yıl süre II. Vatikan Konsili'nin 50. yıl dönümüne denk getirildi. Söz konusu konsilin önemi ise şurada yatıyor:

"II. Vatikan Konsili, II. Dünya Savaşı’nın ardından toparlanmaya çalışan Katolik Kilisesi’nin, dünyanın 20. yüzyıl itibariyle artık eski dünya olmadığını, gelişen bilim ve teknolojinin ve yaygınlaşan seküler hayat tarzının insanları dinî hayattan giderek uzaklaştırdığını, diğer yandan giderek güçlenen Komünizm’in insanlara dinsiz bir hayatı dayatmasının yol açacağı sonuçların ciddiyetini fark etmesinin ardından toplanmış ve ilk defa muhatabını Katolik Kilisesiyle sınırlamayıp bütün insanlık olarak tespit etmiş bir konsil olmuştur.

...
1442'deki Floransa Konsilinde yer alan, Katolik Kilisesi’nin kendisi haricindeki inanç sistemlerinin hiç birisini kurtuluş vesilesi olarak görmediği şeklindeki kat’i hüküm de II. Vatikan Konsili’yle değişmiş kararlar cümlesindendir. Konsil beyannemesinin ‘Lumen Gentium’ isimli ‘Kilise’ bahsinde bu mesele şu şekilde izah edilmiştir:

“İsa Mesih ve onun kutsal Kilisesi’ni kendi kabahati olmaksızın tanımayan; ancak temiz bir kalple ve samimi bir şekilde Tanrı’yı arayan ve Tanrı tarafından vicdanına gizlenmiş olan emirlere riayet ederek merhametle muamele eden herkes kurtuluşa erebilir.”

Yine ‘Lumen Gentium’da yer alan şu cümle bizzat Müslümanları muhatap almaktadır:

“Tanrı’nın tüm insanlığı kurtarma dileği yaratıcıyı tanıyanları, özellikle Müslümanları da kapsamaktadır. Müslümanlar, İbrahim peygamberin inancını tasdik etmekte, bizimle birlikte merhametli ve hesap günü insanları yargılayacak olan bir tek Tanrı’ya tapmaktadırlar.” "
(Kaynak: M. Taceddin Kutay)

 

Vatikan'ın bu sembolik jestlerle dolu hamlesi, hayli yoruma açık. Bazı yorumcular tarih ve konuşmanın birleştirici içeriğine dikkat çekerken, kimileri mesajın tersten de okunabileceğini, Papa'nın 'yaklaşan fırtına' karşısında "safları sıklaştırma" çağrısında bulunduğunu söylüyor.

Yazdır Paylaş
ETİKETLER :
Diğer Haberler
EN ÇOK OKUNANLAR
Sitemizi Nerede Duydunuz?
Google
Facebook
Arkadaşım
Diğer
Trakya22 Haber Portali