Roller tersine döndü. İsrail konuşuyor, İran susuyor.
"İsrail'den 'drone düşürdük' iddiasıİsrail Hava Kuvvetleri, İsrail'in güney sınırını geçen drone düşürdüğünü açıkladı. Hava aracının hangi ülkeye ait olduğunun ise henüz bilinmediği açıklandı. Yapılan açıklamaya göre düşürülen hava aracının yerini ve kime ait olduğunu tespit etmek için askerler tarafından Necef Çölü'nde araştırma yapılmış. Necef Çölü, Gazze Şeridi, Mısır, Ürdün ve Batı Şeria gibi İsrail'in güneyinde yer alıyor."
Haberin ajanslara düştüğü cumartesi gününden beri düşürülen drone ile ilgili önemli bir gelişme oldu. İsrailli yetkililer, uçağın Lübnan'dan gönderildiğini tespit etmiş. Ortada uçağın İran'a ait olduğu dedikoduları gezse de olağan şüpheli İran, İsrail'in güneyine nasıl sızmış, neden kendine daha yakın kuzey sınırından uçağı göndermemiş gibi soruların cevabı yok. Tek mantıklı açıklama, Lübnan'daki bir takım grupların İran adına o uçağı harekete geçirmiş olması. Ama o da kesin değil.
Uçağın kime ait olduğundan çok bu bilginin dünya kamuoyu ile paylaşılması tuhaf. Nedenine gelince... Zaman gazetesinden Fikret Ertan'ın bugünkü köşe yazısında belirttiği üzere bu haber şu anlama geliyor:
İsrail hava sahası da istenirse ihlal edilebiliyor. Bu, İsrail açısından ciddi bir tehlike, tehdit.
Madem öyle, İsrail neden kendi ağzıyla böyle bir zaafı açıklar? İran'ın sessizliği ve İsrail'in açık sözlülüğü bir araya gelince, ister istemez ortada bir tuhaflık olduğu seziliyor.
Hava sahasının açık olduğunu neden faş etme ihtiyacı duyuyor?
İsrail nereye ve kime işaret ediyor?