26 Eylül 1932’de Dolmabahçe Sarayı’nda toplanan Birinci Türk Dili Kurultayı’nın açılış günü olan 26 Eylül, ülkemizde Dil Bayramı olarak kutlanmaktadır.
Bir milleti ayakta tutan, onun varlığını ve devamını sağlayan, milli şuuru besleyen, bir millete mensup olma hazzını veren ve bireylerini birbirine yaklaştırarak onlar arasında birlik yaratan bir unsur olan dilin, millet hayatındaki yeri çok önemlidir.
Öyle ki; milletin varlığı, dilin varlığıyla mümkündür. Milli bir his ancak o milletin dili ile oluşturulabilir. Dil, bir milletin milli duygularının oluşmasında, bu duyguların geniş kitlelere yayılmasında birinci derecede önemlidir. Her millet, ancak kendine özgü bir dil ile milli hislerini kuvvetlendirip yayabilir.
Millet; dil, kültür ve ülkü birliği ile birbirine bağlı vatandaşların meydana getirdiği sosyal ve siyasi bir topluluktur. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran, Türk halkı Türk milletidir. Türk milleti demek Türk dili demektir. Türk dili, Türk milleti için kutsal bir hazinedir. Türk dili, Türk milletinin kalbidir, zihnidir.
Hiç kuşkusuz milli bir eğitim için milli bir dil gereklidir. Bu nedenle de dilin millileşmesi, halka yaklaşması amacı önde gelmelidir. Milli bir his ile dil arasında önemli bir bağ vardır.
Unutmayalım ki! Dilin milliliği milli hissin ortaya çıkmasını etkiler.
ALPASLAN CANKALOĞLU
ALPEREN OCAKLARI EDİRNE ŞUBE BAŞKANI