Soruyu biz değil, İsrail kamuoyu soruyor.
Cumhuriyetçi Parti'ye yakınlığı ile bilinen Secure America Now adlı örgüt, televizyon reklamlarında çıkması için İsrail Başbakanı Netanyahu'ya 1 milyon dolar ödedi. Yahudi nüfusun yoğun olduğu Florida'da yayınlanacak reklamlarda Netanyahu ABD kamuoyunu, "İran tehdidine" karşı uyarıyor. Hatırlayacak olursanız geçtiğimiz hafta da ABD televizyon kanallarında boy gösteren Knesset'in Başkan Vekili Danny Dannon, Obama'nın İran politikasının tamamen başarısız olduğunu söylemişti.
İsrailli siyasetçilerin başkanlık seçimlerine bu kadar müdahil olduğu başka bir dönem görülmemiştir. Mümkün olsa sandığa gidip, oy kullanacaklar. Prof. Dr. Sedat Laçiner'in şu
tespiti bu konuda gayet iyi bir özet niteliği taşıyor:
"Siyonist cenahın bu seçimlerdeki en önemli hedefi Obama’yı devirmek ve yerine dinci Romney’i başkan seçtirebilmek."
Netanyahu hükümetinin tercihlerinin kimden yana olduğu artık açıkça belli.
Peki Başkan Barack Obama'nın rakibi Mitt Romney, Cumhuriyetçi adaylar içersinde İsrail tarafından bu kadar aleni desteklenmesi, sadece İran "tehdidine" bağlı olabilir mi?
İsrail kamuoyunun kendisi bile artık bu söz konusu algıyı sorgular hale geldi.
Netanyahu'nun elini saklama gereği duymadan oynaması, hem de ikinci kez seçilme şansı gayet yüksek olan bir başkana karşı, özellikle
İsrail kamuoyunda tepki toplamaya başladı. Muhalefet, Obama'nın ikinci kez seçilmesi halinde Netanyahu'nun bu tavrı yüzünden İsrail'e ciddi bir fatura çıkacağını dillendiriyor.
İsrail Dışişleri'nde genel müsteşarlık yapmış, deneyimli diplomat Alon Liel'e göre, Netanyahu açıkça "delirmiş" durumda:
"Filistin, Birleşmiş Milletler'e egemen bir devlet olarak tanınmak için başvurduğunda, Obama parmağını bile kıpırdatmıyacak." Netanyahu'nun başbakanlık yapmaya uygun olup olmadığı sorulduğunda ise şu ilginç cevabı veriyor, Liel:
"Netanyahu'nun açısından, kendisi deli değil. Benim açımdan, evet, deli. Ama o gerçekten inanıyor"
Aslında akıl sağlığı aylar önce sorgulanır hale gelen bir başbakanın, tek derdi gerçekten İran olabilir mi?
İsrail'in kendi içinde tartışmalara bakılırsa, işin başka "boyutları" da var.
Örneğin...
'Kral Mesih'in gelişi ile ilgili sırtındaki yük, taşınmaz hale mi geliyor?
1- 1990 yılında, o zamanlar genç bir parlamenter olan bugünkü İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, ABD'deki en güçlü ortodoks Yahudi cemaatlerinden biri olan Lubaviç cemaatinin başhahamı Menachem Mendel Schneerson tarafından baskı altına alındığı görüntüler, internet üzerinden dünya kamuoyuna servis edildi. Görüntülerde Schneerson'un "
Son karşılaşmamızdan sonra birçok şeyde gelişme oldu. Ancak değişmeyen şu ki Moşiyah hala gelmedi. O halde gelişini hızlandırmak için bir şey yapın." diyerek Netanyahu'ya talimat veriyor tr
akya22.com
2- 29 Nisan 20120: "İç İstihbarat Servisi Şin Bet’in eski başkanı Yuval Diskin de Netanyahu hükümetine verdi veriştirdi.
Netanyahu ve Savunma Bakanı Barak’ın ülkeyi Tevrat’ta geleceği müjdelenen Mesih beklentisiyle yönettiklerini belirterek, “İsrail’i yönetmeyi hak etmiyorlar” ifadesini kullanan Diskin, İran konusunda da İsrail halkının aldatıldığını söyledi."
trakya22.com
Mormon bir başkan, Netanyahu'nun rüyalarını sadece İran yüzünden mi süslüyor, bir kez daha düşünmek lazım...