İnternet üzerinden yayın yapan Pentagon'a yakın Washington Free Beacon'ın haberine göre, Meksika Körfezi ve Amerika'nın stratejik sularında bir ay kadar dolaşan Rus denizaltıdan bölgeden ayrıldıktan sonra haberdar olundu.
Haberi yapan site, neo-conlara yakınlığıyla tanınan bir kurum. Yabancı yorumculara göre, haberin sunuluş amacı askeri bütçede kısıntıya gitmeyi planlayan Başkan Obama'yı sıkıştırmak. Dolayısıyla habere şüpheyle yaklaşmakta fayda var. Ancak beyin jimnastiği açısından bu haberi doğru saymak, ilginç sonuçlar ortaya koyabilir.
Örneğin işin ucu, Türkiye'ye dokunabilir.
Suriye sınırında düşürülen ve hala nasıl düşürüldüğü anlaşılamayan savaş uçağımızla ilgili olarak
iyibilgi, konvansiyonel silahların dışında,
elektronik harp ve siber saldırı sistemlerine dikkat çekmişti. Düşmeden önce uçağımızla telsiz bağlantısının neden kesildiği hala netlik kazanmadı.
Elektronik harp sistemleri söz konusu olduğunda gelişmiş silahlara sahip ülkelerden birinin Rusya olduğunu
hatırlatmıştık. Başbakan Erdoğan'ın bizzat açıkladığı sınırlarımızı 14 dakika boyunca ihlal eden Rus filosunu da kenara not etmekte fayda var.
Yukarıda bahsi geçen haber doğruysa, bizim gökyüzünde maruz kaldığımız körlüğe benzer şekilde ABD ordusu da su altında zaafiyet geçirmiş. Her iki "körlüğün" kaynağının ortak olması muhtemel. Bizim teknolojik serüvenimiz henüz çok taze, o yüzden bizim için muamma olması sorun değil. Ancak (haber doğruysa)
ABD'yi bile çaresiz bırakabilecek bu teknolojinin kaynağı ne olabilir?
İkinci bir olasılık da, Kuzey Irak'da kurulduğu iddia edilen, bir benzerinin İsrail'de olduğu bilinen, 4700 km ötedeki beyzbol topunu fark edebilen ABD ordusu kontrolündeki radar istasyonuna bir cevap niteliği de taşıyor olabilir.
İki eski rakip arasındaki bu saklambaç oyunu nasıl devam eder, bilinmez.
Bildiğimiz, Türkiye'nin ivedilikle elektronik ve iletişim teknolojileri konusunda sahip olduğu tüm boşlukları kapatmak zorunda olduğu.