Dünyaca ünlü yazar Agatha Christie'nin 'Doğu Ekspresinde Cinayet' romanına ilham veren, zenginlerin treni olarak bilinen Orient Ekspres Kapıkule Gar Gümrük Kapısı'ndan Türkiye'ye giriş yaptı.
Yüz yılı aşkındır seferlerine devam eden, kitaplara ve filmlere konu olan Orient Ekspres Kapıkule Gar Gümrük Kapısı’ndan Türkiye’ye giriş yaptı.
57 Amerikalı yolcusuyla seferini sürdüren ekspres lüks vagonlarıyla dikkat çekiyor.
Ekspres Paris’ten kalkarak sırasıyla Budapeşte - Bükreş- Varna istikametini izledikten sonra Kapıkule’den yurda giriş yaparak gümrük işlemleri sonrası İstanbul’a doğru devam etti.
14 lüks vagonu olan 57 yolcu taşıyan tren, 7 orijinal kompartıman, 1 mutfak, 2 restoran, 1 salonla hizmet veriyor.
Orient Ekspres ilk seferini Paris-İstanbul arasında 1883 yılında yaptı. Tren daha sonra restore edilerek turizmin hizmetine girdi.
Bugüne kadar toplam 6 film, 19 kitap ve müzikale konu olan Orient Express, 1999 yılından bu yana Paris’ten İstanbul’a kadar getiriliyor.
Ekspersin sefer yetkilisi Wolfgang Eipeldauer, Paris’ten 2 Haziran Cuma günü yola çıktıklarını dile getirdi.
Kapıkule Sınır Kapısından Türkiye’ye giriş yaptıktan sonra İstanbul’a doğru hareket edeceklerini belirten Eipeldauer "Yolculuğumuzu İstanbul'da tamamlayacağız. Venice Simplon Orient Express uzun yıllardan beri İstanbul'a geliyor. Personel ve yolcular için bu mistik yolculuğun bir parçası olmak her zaman büyük zevk. 5 gecelik bir yolculuk. Yolcularımıza 40 personelimizle hizmet ediyoruz." dedi.
Tren yolcularından ABD vatandaşı Janet Mattar ise muhteşem bir yolculuk geçirdiklerini kaydetti.
Tarihi bir yolculuk yaptıklarını ifade den Mattar, "Paris'te harika birkaç gün geçirdik. Budapeşte ve Bükreş harikaydı. İstanbul'da zaman geçirmeyi iple çekiyoruz. Kendimizi çok değerli hissettik. Trenin içi çok konforlu ve güzel. İstanbul'da her turistin yaptığı gibi Ayasofya, Kapalı Çarşı, Mısır Çarşısı, Sultanahmet Camisi, İstanbul Boğazı ve bizlere tavsiye edilen yerleri görmek istiyoruz. Bizleri karşılayan dans ekibine çok teşekkür ediyoruz." Şekline konuştu.
ABD vatandaşı Ann Stern de treni kelimelerde anlatmanın zor olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Tren 1920'lere uygun güzel bir dekorasyona sahip. Seyahat lüks içinde geçmişte yolculuk yapmak gibi. Hat boyunca tanıştığımız insanlar çok misafirperver.”
Bryan Stern de, "Zamanda yolculuk yapıyor gibiyiz. Yolculuktan çok hoşlandık, yolculuk sırasında doğayı seyretmek de güzeldi. Hamama, çarşılara, Sultanahmet Camisi'ne gideceğiz ve diğer geleneksel duraklara uğrayacağız. İstanbul'a ilk gelişimiz. Bu muhteşem şehrin tarihini görmek istedik." İfadelerine yer verdi