Ramazan ayının son 10 gününün önemine değinen Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, bu günlerin Müslümanların kurtuluşuna vesile olması temennisinde bulundu.
Erbaş, “Gençler bizim umudumuz. Gençler bizim istikbalimiz. Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi Vesselem), ‘Kıyamet gününde hiçbir gölgenin bulunmadığı bir anda Allah'ın arşının gölgesi altında gölgelenecek yedi sınıf insan vardır. Bunlardan birisi de neşeyi ve mutluluğu, huzuru camilerde bulan gençlerdir.’ buyuruyor. Hayatında inanç, ibadet esaslarını her zaman beraberinde bulunduran gençlerin Allah nezdindeki, Peygamber Efendimizin nezdindeki itibarının ne kadar yüksek olduğunu ifade etmek için bu hadis-i şerif hatırlattım. Gençlerimize yönelik çalışmalarımız hiç hız kesmeden devam edecektir inşallah.” diye konuştu.
“Önce tedbirimizi alacağız, sonra tevekkül edeceğiz”
Covid-19 ile mücadele sürecinde alınan tedbirleri riayet etmek gerektiğini ifade eden Erbaş, şunları söyledi:
“Bu süreçte de biz her vesileyle hatırlatıyoruz. Salgın hastalık sürecinde tedbirleri elden bırakmayacağız. Üç önemli noktayı her vesileyle dile getiriyoruz. Tedbir çok önemli, önce elimizden geleni yapacağız, gayret edeceğiz, vazifelerimizi yapacağız. Sonra tevekkül edeceğiz, Allah'ın takdirine bırakacağız. Sonra da duayı hiçbir zaman dilinizden eksik etmeyeceğiz.”
İslam’ın yeryüzünde denge bozulmasın diye gönderilen evrensel bir din olduğunu, bütün Peygamberler bunun için geldiğinin altını çizen Erbaş, İslam kurtuluş olduğunu söyledi.
“Yanlış yapan bir insanın tevbe istiğfar edip, yanlıştan dönmesi çok önemli”
Erbaş, “Bu da kulluğumuzun en belirgin, en güzel özelliklerinden birisidir ve sevabı da çok büyüktür. Yanlış yapan bir insanın yanlıştan dönmesi, tevbe istiğfar etmesi, helallik dilemesi, bu çok önemli. Eğer bir insana iftira etmiş, bir insana söylemediği bir sözü söyledi diye yazmış, çizmiş, çarpıtmışsa bu bir kul hakkıdır. O kul hakkından da helallik dilemesi gerekiyor. Haksızlık yaptığı kişiden helallik alması gerekiyor. Buna da insanların dikkat etmesi gerekiyor. Şu Ramazan günlerinde özellikle böyle bir tefekkür, böyle bir tezekkür ile bu konuyu da düşünmemiz icap eder.” ifadesini kullandı.